Keşke'lerin dumanını içime çekip,bir daha asla'lar ile iç geçirdim.

#PARÇA48

İnsanların,dünyanın dönüş hızının iki katı hareket ettiğini unuttuğum günden beri daha mutsuzum.Ne zaman bu kadar çirkinleştik inanın hiçbir  fikre sahip değilim.Dünyanın en güzel duygusunu kirletecek yürekliliği ilk kim gösterdi diye sorup duruyorum masanın üstündeki yetmişliğe...
Kaybolduğum şişedeki beni aramak için, bir yudum daha aldım.Anason,her bir hücreye yayılmak için işe koyulmuştu yavaştan...
Satır aralarında gizlenmiş sorular, peşi sıra birbirini kovalayıp duruyor.
Nafileydi beklemesi,soruların cevabını verebilecek cesaret yoktu, olmasını beklemesi bir ömür sürerdi ki beklemeye devam ederse de acizlikten başka bir şey olmayacaktı bu.
Hangi düşün kumarını oynadığının farkında olmadı.Olmasınıda beklemedim.Olamazdı.Öğrenmek için zerre çaba harcamayan birinin,kumarının bir parçası olamazdım.
Sessiz bir kolidorun ortasında,iyi niyetlerimi bir bir yargılayıp duvara astım.Öyle olması gerekiyordu,öyle söylemişlerdi.Düşündükçe üşüyen vücudumu ısıtmak için gözlerini düşünüp kirpiklerine sarıldım ürkekçe.
Bilinç altında,korkularını yaşadığı,kabullenmediği,problemlerinin faturasının bana kesilmiş olması tesadüf değildi.Başlarım öyle tesadüfün şarap çanağına.Duygularıyla uzlaşamayan bir bedenin sevdasına emanet edemezdim yorgun bedeni. 
Bir yudum daha aldım sonra; 'Boşvermişliklerinle alışagelmiş durumların sıradanlığını bozamamışlığına kaldır bardağını, deyip bardağımı gecenin eşsiz güzelliğine kaldırdım.

Sonra...

Keşke'lerin dumanını içime çekip,bir daha asla'lar ile iç geçirdim.

Yorumlar

Popüler Yayınlar