Dokunsa tenime öpse gözlerimi.

#Parça12

Güneşin vedasının ardından gelen yağmurla, arka mahalledeki gecekonduların tam ortasında oturdum.Çatısı damlayan evler,sobası yanmayan, üşüyen onlarca çocuk, aç kalan aileler,evine ekmek getirebilme ihtimalini düşünen babalar...Ali de olan ayakkabının aynısını almak isteyen küçük çocuk, yatağındaydı.
Esen rüzgarla sokak lambaları git gel yapıyordu.Yalnız değildim.Karanlıkta dikilmiş bir direkle,kafamda ne yapacağını bilemeyen, yanıp sönen bir ampul.Git gellerimizi beraber yaşayarak gecenin esintisini atlatmaya çalışıyorduk kendimizce.Ağaçların, üstüme yıkılacakmış gibi hissettirmesi ürpertmiyor değildi beni.Yağmur damlalarının çatıya düşmesi de gecenin eşsiz müziğiydi.Tam o sırada cebimdeki kurşun kalemi çıkartıp yazmaya başladım.Korkularıma,onsuzluğuma kalemimden başka kim eşlik edebilirdi ki.?

Sevdiğim adamın resmini,karşımdaki ceviz ağacına çizdim sonra.Çizdiğim en güzel resimdi belkide .Bir kaç dakika hiçbir şey yazmadan sadece ona baktım.Yüzümde beliren ıslaklığın farkında olmak istemiyordum.Sevdanın gözyaşlarımıydı bunlar, yoksa çaresizliğin mi ? Titreyen ellerimle yazmaya devam ettim sonra.Esen rüzgarın korkularımı alıp gitmesini istedim.O an sadece içinde bulunduğum o berbatımsı durumdan çıkmak tek isteğimdi.Ayaklarım yerden kesilmiş,bütün dünyadan kopmuş gibi boşluktaydım.Daha kaç beklemek, kaç üzülmek kaç göz yaşı dökecektim.Bir umut uçsa rüzgarla, esse bana.Savursa saçlarımı.Dokunsa tenime öpse gözlerimi.


Yorumlar

Popüler Yayınlar